Bu kanamaların çoğunlukla zararsız nedenlerden kaynaklandığını söyleyen Dr. Özak, yine de bazen ciddi hastalıkların ve kanserin bu kanamalarla kendini gösterebileceğini vurguluyor ve “Menopozdan sonra vajinal kanamalar normal olarak kabul edilmemeli ve ihmal edilmemelidir” diye uyarıda bulunuyor.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olarak Dr. Özak, menopozun kadın yaşamının doğal bir evresi olduğunu hatırlatıyor.
Menopozun, adet döngüsünün sona ermesi ve yumurta ile hormon üretiminin durması anlamına geldiğini belirtiyor.
Dr. Özak, kadınların menopoz öncesindeki ‘premenopoz’ döneminde sıcak basması, ani terleme, sinirlilik ve uyku problemleri gibi ‘vazomotor semptomlar’ yaşayabileceğini, bu semptomların azalan östrojen seviyelerinin bir sonucu olduğunu ve tedavi edilebileceğini ifade ediyor.
Bir yıl boyunca adet görülmediğinde menopoza girildiğini ve bu dönemin genellikle 45-55 yaş aralığında olduğunu belirtiyor.
Dr. Özak, menopoz sonrası vajinal kanamaların bazen hafife alındığını ve doktor kontrolüne gidilmediğini söylüyor.
Özellikle doğurganlık dönemlerinde ve hamilelikte kadınların jinekolojik kontrolleri önemsediğini, ancak menopoz sonrası bu kontrollerin ihmal edildiğini belirtiyor.
Menopoz sonrası kanamaların iyi huylu nedenlere bağlı olabileceği gibi, bazen endometriyum kanseri gibi ciddi hastalıkları işaret edebileceğini, bu nedenle kanamaların sebeplerinin araştırılması gerektiğini vurguluyor.
Endometriyum kanserinin erken evrede kanama ile belirti verdiği için, bu kanamalar sayesinde hastalığın erken teşhis edilebileceğini ve birçok hastanın sadece cerrahi müdahale ile tedavi edilebileceğini ifade ediyor.
Dr. Özak, menopoz sonrası kanamaların nedenlerinin belirlenmesinin önemini vurgulayarak, “Kötü rüya görmemek için bu kanamaların nedenlerini öğrenin” diyor.
