İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu Tutuklandı!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu, diplomasının iptal edilmesi sonrasında 19 Mart’ta yaşadığı evde gerçekleştirilen şafak operasyonu ile gözaltına alındı.
Gizli tanık ifadelerine dayanak gösterilen ve belgeye dayanmayan ‘mali suçlar’ soruşturması kapsamında gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu, 23 Mart günü nöbetçi mahkeme tarafından tutuklanarak Silivri Cezaevine gönderildi. İmamoğlu, 15.5 milyon halk oyunu alarak cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmişti.
İmamoğlu Soruşturması Tartışmaları Beraberinde Getirdi
CHP ve diğer muhalefet partileri, Ekrem İmamoğlu’nun soruşturma sürecinin hukuka aykırı olduğunu belirtirken, süreç geniş bir tartışma yelpazesiyle karşılaştı.
CHP lideri Özgür Özel ve diğer muhalif isimler, sürecin sadece politik olduğunu söylerken, soruşturma sürecinin hızlı, yargı sürecinin ise yavaş ilerlediğine dikkat çekti. Dava dosyasının hazırlanma sürecinin uzunluğu, ‘önce suçu atıp sonra delil bulmaya çalışıyorlar’ eleştirilerine yol açtı.
KONDA Araştırma Başkanı Aydın Erdem, soruşturmanın hızlı ilerlemesinin nedenlerini açıkladı ve İmamoğlu’nun artan popülaritesini vurguladı. Erdem, “Türkiye’yi kim yönetmeli sorusunda İmamoğlu’nu tercih edenlerin sayısında artış vardı. Bu durumun geleceği öngörülebilirdi. Operasyonun hızlı gerçekleşmesi ise dikkat çekiciydi.” şeklinde konuştu.
‘Erdoğan Bekleseydi Hiç Yapamayacaktı’
Aydın Erdem, İmamoğlu’na yapılan operasyonun toplumda kabul görmemesi durumunda iktidarın harekete geçemeyeceğini belirtti ve “Erdoğan bekleyerek iş yapamayacaktı.” ifadesini kullandı.
Erdem’in yorumu şöyle devam etti: “Bir yandan boykotun işe yaradığını söylemeden geçemeyeceğim. Bazı kararlar aceleye getirilmiş gibi görünüyor. İmamoğlu’nun popülaritesinin arttığını zaten biliyorduk. Hızlı bir şekilde tercih edilen bir lider haline gelmesi, değişik kesimlerde yükselişe geçmesi dikkat çekiciydi.”
“Meşruiyeti şu anda dahi toplumda oldukça düşük olan bu operasyon, daha geniş bir tepkiye yol açabilirdi. Biraz aceleci davrandılar. Diploma iptali ve tutuklama arasında sadece 24 saat olması ise oldukça çarpıcı bir durum.” dedi.
Normalde benzer durumlarda Erdoğan’ın bekleyip daha sonra adım atması beklenirdi. Fakat bu sefer işler hızlı ilerledi. Bundan sonraki süreç iyi yönetilmiyor gibi görünüyor. İktidar destekçisi medyada yapılan propagandalar bile toplumu etkileyemiyor gibi. 22 yıldır iktidarda olan bir Türkiye’de protestolar genellikle muhalif bir tavırken, boykotlar farklı bir anlam taşımaktadır.” şeklinde değerlendirdi.